DUALAR

 

SURELER ANLAMLARI
FATİHA SRESİ ANLAMI
El hamdü lillâhi rabbil âlemîn.Er rahmâni’r rahîm.Mâliki yevmi’d dîn.İyyâke na’büdüVe iyyâke nesteıyn.İhdina’s sırâtal müstekıym.Sırâta’llezîne en’amte aleyhimGayril mağdûbi aleyhimVe led dâllîyn. (Âmin) Övgü âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.O Rahman ve Rahîm’dir.Din (kıyamet) gününün sahibidir.Yalnız Sana ibadet eder,Ve yalnız Sen’den yardım dileriz.Bizi doğru yola ilet.Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna,Gazabına uğrayanlarınVe sapmışların yoluna değil.
ASR SURESİ

ANLAMI

Ve-l Asrİnnel insâne lefi hüsrİllellezîne amenü ve amilüs-sâlihâtiVe tevâsav bil hakkı ve tevâsav bis-sabr Asra yemin olsun kiİnsanlık ziyan içindedirAncak İman edip,Salih amel işleyenler Ve birbirlerine Hakkı ve Sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır
FİL SURESİ ANLAMI
Elem terakeyfe feale rabbüke biashabil fîl.Elem yec’al keydehüm fî tadlîl.Ve ersele aleyhim tayran ebâbîl.Termîhim bihıcâratin min siccîl.Fe ce’alehüm ke’asfin me’kûl. Görmedin mi?Fil ordusuna Rabbinin yaptığınıOnların düzenlerini boşa çıkarmadı mı?Onlara Ebâbil kuşlarını gönderdi.(Kuşlar) onların üzerine sert taş atıyordu.Sonunda onları yenik ekin gibi yaptı.
KUREYŞ SURESİ ANLAMI
Li îlâfi kurayşin.îlâfihim rıhlete’ş şitâ’i ve’s sayf.Fel ya’büdû Rabbe hâze’l beyt.Ellezî et’amehüm min cû’inVe amenehüm min havf. Kureyş’in güvenliği sağlandı,Yaz ve kış seferlerinde;O halde Kâbe’nin Rabbine kulluk edin.O ki açken doyuran,Korku içindeyken güven verendir.
MAUN SURESİ ANLAMI
Eraeytellezî yükezzibü biddîn.Fezâlikellezî yedü’ul yetîm.Ve lâ yehuddu alâ taâmil miskîn.Fe veylün lil musallîn.Ellezînehüm an salâtihim sâhûn.Ellezînehüm yürâûn.Ve yemneûnel mâûn. Dini yalanlayanı gördün mü?İşte o, yetimi itip kakar.Yoksulu doyurmaya yanaşmaz.Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki,Onlar namazlarını ciddiye almazlar.Onlar gösteriş yaparlar.(Onlar) hayra da (iyiliğe) engel olurlar.
KEVSER SURESİ ANLAMI
İnnâ a’taynâ kel kevser.Fe salli li rabbike venhar.İnne şânieke hüvel ebter. Sana Kevser(nimetleri)i verdik.Öyleyse Rabbin için namaz kıl,kurban kes.Şânı ortadan kalkacak (soyu tükenecek) olan, sana kin tutandır
KAFİRUN SURESİ ANLAMI
Kul yâ eyyühel kâfirûn.Lâ a’büdü mâ ta’büdûn.Ve lâ entüm âbidûne mâ a’büd.Ve lâ ene âbidün mâ abettüm.Ve lâ entüm âbidûne mâ a’büd.Leküm dînüküm veliyedîn. De ki: Ey İnkârcılar.Ben sizin taptıklarınıza tapmam.Benim taptığıma da siz tapmazsınız.Asla sizin taptığınıza tapacak değilim.Benim taptığıma da siz tapmazsınız.Sizin dininiz size, benim dinim bana.
NASR (İzâ câe) SURESİ ANLAMI
İzâ câe nasrullâhi vel feth(u).Ve raeytennâse yedhulûnefî dînillâhi efvâcê.Fe sebbih bihamdi rabbikevestağfirhü.İnnehû kâne tevvâbâ. Allah’ın yardımı ve zaferi geldiğinde,İnsanların, girdiklerini görürsün,Allah’ın dinine akın akın.(O zaman)Rabbini överek tesbih et.O’ndan bağışlama dile.Çünkü O tövbeleri kabul edendir.
LEHEB (tebbet) SURESİ ANLAMI
Tebbet yedâ Ebî Lehebin ve tebb.Mâ ağnâ anhü mâlühû vemâ kesebSeyaslâ nâran zâte Leheb.Vemra’etühû hammâletel hatabi.Fî cîdihâ hablün min mesed. Ebû Leheb’in elleri kurusun,kurudu daMalı ve kazandığı O’na fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak.Karısı da odun taşıyıcısı olarak,boynunda iple (yanacak)
İHLÂS SURESİ ANLAMI
Kul hüvallahü ehad.Allahü’ssamed.Lem yelid ve lem yûled.Ve lem yekün lehû Küfüven ehad. De ki: O Allah birdir.Allah hiçbir şeye muhtaç değildir.O doğurmamış ve doğmamıştır.O’nun hiçbir Dengi yoktur.
FELAK SURESİ ANLAMI
Kul eûzü bi rabbil felak.Min şerri mâ halak.Ve min şerri gâsikın izâ vekab.Ve min şerrin neffâsâti fil ukad.Ve min şerri hâsidin izâ hased. De ki: Sabahın Rabbine sığınırım,Yaratıkların şerrinden,Karanlığı çöktüğünde gecenin şerrinden,Düğümlere üfüren büyücülerin şerrinden,Kıskandığı zaman hasedçinin şerrinden,
NAS SURESİ ANLAMI
Kul eûzü birabbin-nâs.Melikin-nâs. İlâhin-nâs.Min şerril vesvâsil hannâsEllezî yüvesvisü fî sudûrin-nâs.Mine’l cinneti ven-nâs. De ki: Sığınırım insanların Rabbine,insanların sahibine, insanların İlâhına.Sinsi vesveseci (bozguncu) den, 0 ki insanların kalplerine şüphe verendir,Cin ve insanlardan (olan bu kimseler) 

 

        

DUALAR ANLAMLARI
SÜBHANEKE DUASI ANLAMI
Sübhanekâllahümmeve bihamdik(e).Ve tebare kesmük(e).Ve teâlâ ceddük(e).[Ve celle senâük(e)]Ve lâ ilâhe gayrük. Allahım! Seni tesbih eder,Sana hamd ederim.Senin adın mübarektir.Senin şanın yücedir.[Senin övgün uludur.]Senden başka Tanrı yoktur.
ETTEHIYYÂTÜ DUASI ANLAMI
Et-tehıyyâtü lillâhiVessalevâtü vettayyibât.Es selâmü aleykeEyyühen nebiyyüVe rahmetullâhi ve berakâtüh.Es selâmü aleynâve alâ ibâdillâhis-sâlihîn.Eşhedü en lâ ilâhe illallahVe eşhedü enne MuhammedenAbdühû ve rasûlüh. Beden ve mal ile yapılan ibadetler,dualar,senalar Allah içindir.Selâm sana,Ey Peygamber!Allah’ın rahmeti ve bereketi sana olsunSelam ve esenlik bize veAllah’ın sâlih kullarının üzerine olsun.Şahidim ki Allah’tan başka ilah yoktur.Ve Şahidim ki Hz.MuhammedAllah’ın kulu ve peygamberidir.
ALLAHÜMME SALLİ DUASI ANLAMI
Allahümme salli alâ MuhammedinVe alâ âl-i Muhammed.Kemâ salleyte alâ İbrâhîmeVe alâ âl-i İbrâhîm.İnneke hamîdün mecîd. Allahım! Rahmet et, Muhammed’eVe Muhammed’in ailesine.Tıpkı Rahmet ettiğin gibi,İbrahime veİbrahim’in ailesine.Şüphesiz Sen çok övülen ve şereflisin
ALLAHÜMME BARİK DUASI ANLAMI
Allahümme bârik alâ MuhammedinVe alâ âl-i Muhammed.Kemâ bêrakte alâ İbrâhîmeVe alâ âl-i İbrâhîm.İnneke hamîdün mecîd. Allahım! Mübarek et, Muhammed’iVe Muhammed’in ailesini.Tıpkı Bereketlendirdiğin gibi,İbrahim ve ailesini.Şüphesiz Sen çok övülen ve şereflisin
RABBENA  ÂTİNA DUASI ANLAMI
Rabbenâ âtinâ fid dünya haseneten.Ve fil’âhirati haseneten.Ve kınâ azâben nâr Rabbimiz! Bize Dünyada iyilik,Âhirette de iyilik ver.Ve bizi Cehennemden koru
RABBENA’ĞFİRLİ DUASI ANLAMI
RabbenağfirlîVe li vâlideyyeVe lil mü’minîneYevme yekûmül hisâb Rabbimiz!Affet. Beni,Anne, babamıBütün inananları,Hesap gününde
KUNUT DUALARI-1 ve 2 ANLAMI
Allahümme innâ nesteıynüke.Ve nestağfiruke ve nestehdîk.Ve nü’minü bike ve netûbü ileyk.Ve netevekkelü aleyk.Ve nüsnî aleyke’l hayra.Küllehû neşkürük.Ve lâ nekfürük.Ve nahleu ve netruküMen yefcüruk Allahım! Bize yardım et,Bizi affet,doğruluğa ilet,Sana inanır,Sana tövbe eder,Sana güveniriz.Her hayrı Senden bilir,överizSana şükrederiz.Sana nankörlük etmeyiz.(Hayatımızdan) çıkarır ve terk ederiz,Sana isyan edeni.
Allahümme iyyâke na’büdü.Ve leke nusalli ve nescüdü.Ve ileyke nes’â.Ve nahfidü nercû rahmeteke.Ve nahşâ azâbek.İnne azâbeke bilküffâri mülhık. Allahım! Yalnız Sana ibadet eder,Sana namaz kılar ve sana secde ederiz.Sana koşarız.Senin rahmetini ümit eder,Azabından korkarız.Azabın inkarcılara ulaşır.
AYET’EL KÜRSİ ANLAMI
Allahu Lâ ilâhe illâ hüvel HayyulKayyûmLâ te’huzühû sinetün velâ nevmLehû mâ fi ssemâvâti ve mâ fil ardMenzellezî yeşfe’u ındehû illâ bi iznihYa’lemü mâ beyne eydîhim ve mâ halfehümVe lâ yuhîtûne bişey’in min ılmihî illâ bimâşâeVesi’a kürsiyyühüs semâvâti vel ardVelâ ye’ûdühû hıfzu hümâ Ve hüvel aliyyül azîm Allah, O’ndan başka ilâh yoktur.Diridir.  Her şeyi idare eden yönetendir.O’nu ne uyuklama tutar ne de uyku.Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur.İzni olmadan O’nun katında kim şefaat edebilir?O, kullarının yaptıklarını da yapacaklarını bilir.O dilemedikçe insanlar O’nun ilminden hiçbir şey kavrayamazlar.O’nun Kürsüsü (Hakimiyeti) gökleri ve yeri içine alır.Onları koruyup gözetmek O’na zorgelmez.O, Yücedir, büyüktür.
KADİR SURESİ ANLAMI
İnnâ enzelnâhu fî leyletil kadr Ve mâ edrâke mâ leyletül kadr Leyletül kadri hayrun min elfi şehrTenezzelül melâiketü ver Rûhu fihâBi izni Rabbihim min külli emrSelâmün hiye hattâ matla’il fecr.  Biz onu (Kur’an-ı) Kadir Gecesinde indirdik.Kadir Gecesinin ne olduğunu senbilir misin?Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.Melekler ve Ruh (Cebrail) o gece,Rablerinin izni le her iş için inerler,O gece sabaha kadar selamettir
 




















































küfürden kurtulmak için duâ

 

Erkek olsun, kadın olsun, her Müslümanın, her sözünde, her işinde, Allahü teâlânın emrlerine, yanî farzlara ve yasak ettiklerine yanî harâmlara uyması lâzımdır. Bir farzın yapılmasına, bir harâmdan sakınmağa ehemmiyyet vermiyenin îmânı gider, kâfir [Allahın düşmanı] olur. Kâfir olarak ölen kimse, kabirde azâb çeker. Âhıretde Cehenneme gider. Cehennemde sonsuz yanar. Af edilmesine, Cehennemden çıkmasına imkân ve ihtimâl yoktur.

 Kâfir olmak çok kolaydır. Her sözde, her işde kâfir olmak ihtimâli çokdur. Küfrden kurtulmak da çok kolaydır. Küfrün sebebi bilinmese dahî, hergün bir kerre, “Yâ Rabbî! Bilerek veyâ bilmiyerek küfre sebeb olan bir söz söyledim veyâ bir iş yapdım ise, nâdim oldum, pişmân oldum. Beni af et” diyerek tevbe etse, Allahü teâlâya yalvarsa, muhakkak afv olur. Cehenneme gitmekden kurtulur.

Cehennemde sonsuz yanmamak için, hergün muhakkak tevbe etmelidir. Bu tevbeden dahâ mühim bir vazîfe yokdur. Tekrâr bildirelim ki, kul hakkı bulunan günahlara tevbe ederken, bu hakları ödemek ve terk edilmiş namazlar için tevbe ederken, bunları kazâ etmek lâzımdır.

 

Tecdidi imân ve nikâh duâsı

 

Tecdidi imân:

 

Yâ Rabbî! Hîn-i bülûgumdan bu âna gelinceye kadar, islâm düşmanlarına ve bid’at ehline aldanarak, edindiğim yanlış, bozuk i’tikâdlarıma ve bid’at, fısk olan söylediklerime, dinlediklerime, gördüklerime ve işlediklerime nâdim oldum, pişmân oldum, bir dahâ böyle yanlış inanmamağa ve yapmamağa azm, cezm ve kasd eyledim. Peygamberlerin evveli Âdem aleyhisselâm ve âhiri bizim sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâmdır. Bu iki Peygambere ve ikisi arasında gelmiş geçmiş Peygamberlerin cümlesine îmân etdim. Hepsi hakdır, sâdıkdır. Bildirdikleri doğrudur. Âmentü billah ve bi-mâ câe min indillah, alâ murâdillah, ve âmentü bi-Resûlillah ve bi-mâ câe min indi Resûlillah alâ murâd-i Resûlillah, âmentü billâhi ve Melâiketihi ve kütübihi ve Rüsülihi velyevmil-âhiri ve bilkaderi hayrihi ve şerrihi minallâhi teâlâ vel-ba’sü ba’delmevti hakkun eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve resûlüh. (54)

 

Tecdidi nikah:

 

Tecdid-i imandan sonra, iki şahid yanında tecdid-i nikah yapmak iyi olur. Kolaylık olmak için, nikahı yenilemeye hanımdan vekalet almalı, iki şahid yanında, “Öteden beri, nikahım altında bulunan hanımımı, onun tarafından vekil olarak ve tarafımdan asil olarak kendime nikah ettim” demelidir. Camilerde Cuma akşamları yapılan meşhur tecdid-i iman ve tecdid-i nikahı cemaat ile okumak bu hükme dayanmaktadır.

Camide, imam efendi, yukarıdaki ifadeyi cemaat ile birlikte söylerse, cemaat birbirlerine şahid olmuş, hanımından vekalet alanların nikahları tazelenmiş olur.

Cemaat ile birlikte, “Allahümme innî ürîdü en üceddidel îmâne vennikâha tecdîden bi-kavli lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah.”  (2) duâsını okuyanlar, “İmanınızı La ilahe illallah sözü ile yenileyin!” hadis-i şerifindeki emre uymuş olurlar.

 

 

 

Hasta, sabâh ve yatsı namazlarından sonra, abdestli olarak üç istigfâr, sonra üç Fâtiha okuyup şöyle duâ yapar:

“Elhamdülillâhi Rabbil’âlemîn vessalâtü vesselâmü alâ Resûlinâ Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecma’în.

Yâ Erhamerrâhimîn. Yâ Rabbî! Okuduğum Fâtiha-i şerîfeleri hediyye eyledim. Kabûl eyle. Hâsıl olan sevâbları, sevgili peygamberimiz Muhammed aleyhisselâmın ve Âlinin ve Eshâbının ve bütün âlimlerin ve sâlihlerin ve velîlerin rûhlarına hediyye eyledim vâsıl eyle. Bilhâssa İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfenin ve Abdülkâdir-i Geylânînin ve İmâm-ı Muhammed Gazâlînin ve Ebû Bekr-i Sıddîkın ve Selmân-ı Fârisînin ve Kâsım ve Ca’fer-i Sâdık ve Bâyezid-i Bistâmî ve Ebül Hasen Harkânî ve Ebû Alî Farmedî ve Yûsüf-i Hemedânî ve Abdülhâlık Goncdevânî ve Ârif-i Rîvegerî ve Mahmûd Encirfagnevî ve Alî Râmitenî ve Muhammed Bâbâ Semmâsî ve Seyyid Emîr Gilâl ve Seyyid Muhammed Behâüddîn-i Buhârî ve Alâüddîn-i Attâr ve Ya’kûb-i Çerhî ve Übeydullâh-i Ahrâr ve Kâdı Muhammed Zâhid ve Dervîş Muhammed ve Hâcegî Emkengî ve Muhammed Bâkî Billâh ve İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî ve Muhammed Ma’sûm ve Seyfeddîn ve Seyyid Nûr Muhammed ve Mazher-i Cân-ı Cânân ve Abdüllah-ı Dehlevî ve Hâlid-i Bağdâdî ve Seyyid Abdüllah şemdînî ve Seyyid Tâhâ-i Hakkârî ve Seyyid Muhammed Sâlih ve Seyyid Fehîm-i Arvâsî ve Seyyid Abdülhakîm ibni Mustafâ hazretlerinin rûhlarına hediyye eyledim, vâsıl eyle yâ Rabbî. Bu velîlerin, bu sevdiklerinin hâtırları ve hurmetleri için benim derdime devâ ve şifâ ihsân eyle, beni bu marâzdan halâs eyle, bana sıhhat ve âfiyet ve emânet ve güzel ahlâk ve kaderine rızâ ihsân eyle yâ Rabbî, âmîn. Velhamdülillâhi Rabbil âlemîn.”

 

Şifa için başka bir duâ

 

Bismillâhirrahmânirrahîm. Yâ Rabbî! Hastalığım sebebi ile düşmanlarımı sevindirme. Kur’ân-ı kerîmi benim için şifâ ve devâ eyle. Ben hastayım, sen ise devâ ihsân edicisin. Yâ Rabbî! i’timâd ve ümmîdim Sensin. Senin hakkındaki hüsn-i zannımı şifâm kıl. Yâ Rabbî! Aklımı ve dînimi muhâfaza eyle. Azâmetin hürmetine yakînimi, ya’nî şeksiz şübhesiz îmânımı dâim eyle. Bana yetecek kadar halâl rızk ihsân eyle. Bana eziyyet verecek kimselerin kötülüğünü, şerrini benden uzak kıl. Beni doktorlara muhtâc etme. Yer yüzünde (hayâttayken) hatâ ve kusûrlarımı setreyle. Kabre girdiğim zamanda bana merhamet eyle. Yâ Rabbî! Kıyâmet ve hesâb gününde beni bağışla, bana magfiret eyle. Besmele-i şerîf yolumdur. Allahü teâlânın Rahmân sıfatı mesnedim, arkadaşımdır. Bana dokunan her türlü kötülükden, düğümlere üfüren büyücülerin şerrinden ve hasedcilerin hasedlerini ortaya koydukları zaman, onların kötülüklerinden Rahîm sıfatın ile beni koru. Allahım! Sen birsin. şerîkin ve nazîrin yokdur.

 

 

Güneşin battığı iyi anlaşılınca, önce E’ûzü ve Besmele okuyup, (Allahümme yâ vâsi’al-magfireh igfirlî ve li-vâlideyye ve li-üstâziyye ve lil-müminîne vel müminât yevme yekûmülhisâb) denir. (70) Bir iki lokma iftârlık yiyip, (Zehebezzama’ vebtelletil-urûk ve sebetel-ecr inşâallahü teâlâ) (70)  denir ve yemeğe başlanır.

 

 

E’ûzü Besmele ve Kul e’ûzü sûrelerini okuyup, sonra “E’ûzü bi-kelimâtillâhittâmmati min şerri külli şeytânın ve hâmmatin ve min şerri külli aynin lâmme” (25) okumalı ve “Bismillâhillezî lâ-yedurru ma’asmihî şey’ün fil’ardı velâ fissemâ ve hüvessemî’ul’alim” (16) okumalı ve yetmiş kerre “Estagfirullah min külli mâ kerihallâhül’azîm ellezî lâ ilâhe illâ hüvel-hayyel kayyûm ve etûbü” okumalı ve hepsini okurken, manâlarını düşünmelidir. Estagfirullah: beni af et yâ Rabbî demekdir ve “Allahümme innî e’ûzü bike min hemezâtişşeyâtîn” (49) okumalı, sonra “Allahümme innî e’ûzü bike min azâbil-kabri ve min azâbinnâr ve min fitnetil mahyâ velmemâti ve min fitnetil Mesîhiddeccâl(27) okumalıdır.

 

 

Sihir, büyü nedir?

Cinlerin insanlarda yaptıkları hastalıklara “Sihr=Büyü” denir. Müslüman olan cinlerin insanlarla bir alâkası yoktur. Bunlar, yalnız ibâdet ederler. Bunlardan insanlara zarar gelmez. Kâfir olan cinler, insandan ayrılmazlar. Cinler her şekilde görünürler. Böcek şekline, mikrob şekline de girerler. İnsanın damarlarında dolaşırlar. Yalnız mü’minlerin kalbine giremezler. Kâfir cinler, iyi insan şekline de girer. Her iyiliği yapar. İnsanlara fâideli olurlar. Kâfir ve fâsıklarla arkadaşlık yapınca, hiç ayrılmazlar. Kâfir insanlar gibi, her iyiliği yapınca, arkasından küfre, fıska sebeb olurlar. İnsanın göstereceği kimselerde hastalık, sihir yaparlar. Bu hastalıkdan kurtulmak için, bu cinni yok etmek veyâ kovmak lâzımdır.

Sihir, büyü, yapmak haramdır. Sihir vâsıtasiyle her dilediğini yapacağına inanan, kâfir olur. Sihirin te’sîrine inanmayan da kâfir olur. Sihrin, diğer ilâclar gibi, Allahü teâlâ dilerse te’sîr edebileceğine inanmalıdır. Her dilediğini, Allahü teâlânın yaratacağına inanmak küfür olmaz ise de, büyük günahtır.

Peygamber efendimize büyü yaptılar. Ağır hastalandı. Cenâb-ı Hak, Felâk ve Nâs sûrelerini gönderdi, bunları okuyarak büyüden kurtuldu. Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Müslüman büyü yapmaz. Allah saklasın, îmânı gittikten sonra büyü te’sir eder.” ”Falcıya, büyücüye, kâhine giderek, onların söylediklerine inanan, Kur’ân-ı kerîme inanmamış olur.”

Hayırlı iş yapmak için de haram işlemek (büyü çözmek için büyü yapmak) câiz değildir.  Büyüden kurtulmak için, diğer hastalıklarda olduğu gibi sebeblere yapışmak lâzımdır.

Bu sıkıntılar, ruhi hastalıklar için, kıymetli kitaplarda bildirilen duâlardan bazıları şunlardır:

- Bir miktar suya Ayet-el kürsi, İhlas ve Muavvizeteyn [Nas ve Felak] surelerini okumalıdır! Büyü yapılan kimse bundan üç yudum içmeli, kalan su ile gusledilmelidir!

- Üç kere Salevat-ı şerife okumalı, sonra yedi Fatiha, yedi Ayet-el kürsi, yedi Kâfirun suresi, yedi İhlas-ı şerif, yedi Felak ve yedi Nas surelerini okuyup kendi üzerine veya hastanın üzerine üflemelidir! Bunları tekrar okuyup hastanın odasına, yatağına, evin her yerine, bahçesine üflemelidir!

- Fatiha, Ayet-el kürsi ve dört kul, (yani Kâfirun, İhlas, Felak ve Nas sureleri) yedişer kere okunup hastaya üflenirse, bütün afetler, dertler için, sihir (büyü), nazar için iyi gelir. Tuz üzerine okunup, suda eritilerek içmek de olur.

- Sabah akşam, Bekara suresinin başından dört ayet ve Ayet-el kürsi ile, Ayet-el kürsiden sonraki iki ayeti ve Bekara suresinin sonundaki 3 ayet, hastanın üzerine okunursa, iyi olur.

- “La ilahe illallahü vahdehü la şerike leh lehülmülkü ve lehülhamdü ve hüve ala külli şeyin kadir” okunmalıdır! (21)

- Günde 500 kere “La havle vela kuvvete illa billah-il-aliyyilazim” okunmalıdır! Başlarken yüz kere salevat ve bitirince de yine yüz kere salevat getirmelidir!

- 25 kere Estagfirullah denir. Sonuncusunda ve etubü ileyhe kadar okunur. Sonra onbir ihlas ve yedi kere Fatiha-i şerife ve otuz üç kere, Allahümme salli ve sellim ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed okuyup, sevabı Peygamber efendimizin ve Eshab-ı kiramın ve Evliyanın ruhlarına ve sonra Silsile-i aliyye denilen büyük âlimlerin isimlerini söyleyip; bu büyüklerin ruhlarına hediye edilir. Bunların hürmetine şifa vermesi için Allahü teâlâya duâ edilir. Hergün sabah-akşam böyle duâ edilir. (Silsile-i aliyye büyüklerinin isimleri “Şifa için okunacak duâ” bahsinde yazılıdır.)

Ayat-i hırz nasıl okunur?

Abdest alınıp, 7 istigfar ve 11 salevat okunup, hastanın sıhhatine niyet ederek, güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra, günde iki defa hasta üzerine okunmalı, işaretli yerlerde (“yenfüs” yazan yerlerde), hasta üzerine üfürülmeli, şifa buluncaya kadar [kırk gün kadar] devam etmeli. Her okumasının sonunda, bir Fatiha okuyarak sevabı, Peygamber efendimizin ve Behaeddin Buharî, Ahmed Rifai ve İmam-ı Rabbanî hazretlerinin ruhuna hediye edilmeli. Bir nüsha da yazıp, yanında taşırsa, sihirden, büyüden, nazar değmesinden korur. Muradı hasıl olur.

Ayat-i hırz nedir? (76)

Ayat-i hırz, şu sure ve ayetlerdir:

Fatiha, Bekara 1,2,3,4,5 ve 163,164 ve 255, 256,257 ve 285,286, Al-i İmran 18,19. ayetten sadece: “İnneddine indellah-il-islâm” kısmı, Al-i İmran 26,27, Al-i İmran 154, Enam 17, Araf 54, 55,56, Tevbe 51, Tevbe 128,129, Yunüs 107, Hud 56, İbrahim 12, İsra 43 ve 110,111, Müminun 116,117,118, Ankebut 60, Rum 17,18, Fatır 2, Yasin 83, Saffat 1,2,3,4, 5,6,7,8,9,10,11, Saffat 180,181,182, Feth 27, 28,29, Rahman 33,34,35,36, Hadid 1,2,3,4,5, Haşr 21,22,23,24, Cin 1,2,3,4,5,6, Buruc 20, 21,22, İhlas, Felak ve Nas sureleri.( Bu âyetler, Hakîkat Kitabevi’nin (0212 523 45 56) neşrettiği, “İslâm Ahlâkı “ kitabında ayat-ı hırz hakkında geniş bilgi vardır. Kitabımızın sonunda (76) bu ayetlerin orijinali yazılıdır.  

Ruhu sıkıntılar için ayrıca fenni tedavi için doktora da gitmek gerekir. Organik bir rahatsızlık da olabilir. Peygamber efendimizin üç türlü ilaç kullandığı bildirilmiştir. Kur’an-ı kerim veya duâ okurdu. Fen ile bulunan ilaçları kullanırdı. Her ikisini karışık da kullanırdı.


Nazar duâsı 

 

Nazar haktır. İnsana, hayvana ve hatta cansıza da nazar değer. Nazar hastalık yapar, hatta öldürür. Kadınlara ve çocuklara daha çok tesir eder.

Peygamberimiz, nazar ile ilgil olarak,”Nazar insanı mezara, deveyi kazana sokar” “Hoşa giden bir şeyi görünce, “Maşaallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar değemez.” buyurdu.

Sabah-akşam, 3 defa “Bismillahillezi la yedurru maasmihi şeyün fil erdi vela fissemai ve hüvessemiulalim(16) okuyan, büyü, nazar ve zulümmden korunur.”

Göz değene, Peygamber efendimizin bildirdiği şu tavizi okumalıdır:

“Euzü bi-kelimatillahittammati min şerri külli şeytanın ve hammatin ve min şerri külli aynin lammetin.” (25)

Nazar değen kimseye şifa için Ayet-el-kürsi, Fatiha, Muavvizeteyn (Felak ve nas) (57) ve Kalem suresinin son iki ayetini (ve in yekâdüllezîne keferû leyüzlikûneke biebsârihim lemmâ semi-uz- zikra ve yekûlûne innehû lemecnûnün ve mâ hüve illâ zikrun lilâlemîne) (62) okumanın muhakkak iyi geldiği bildirimiştir. Ayat-ı hırzı (76)okumak ve üzerinde taşımak da çok faidelidir.

Herkes, bilhassa nazarı değen kimse, beğendiği birşeyi görünce “Maşaallah” demeli, ondan sonra, ne söyliyecekse, o şeyi söylemelidir. Önce Maşaallah deyince, nazar değmez.

Büyüklerimizin bildirdiği Nazar Duâsı şöyle:

Bismillâhirrahmânirrahîm bismillâhi azîm-iş- şâni şedîd-il birri mâ şâallahü kâne habese hâbisün min hacerin yâbisin ve şihâbin kâbisin. Allahümme innî radedtü ayn-el âini aleyhi ve alâ men ehabb-en-nâsi ileyhi ve fî keyedihî ve kilyetihî lahmün rakîkun ve azmün dakîkun fîmâ lehû yelîku ferci-il basara hel terâ min fütûrin sümmerci-il basara kerrateyni yenkalib ileyk-el basaru hâsian ve hüve hasîr ve in yekâdüllezîne keferû leyüzlikûneke biebsârihim lemmâ semi-uz- zikra ve yekûlûne innehû lemecnûnün ve mâ hüve illâ zikrun lilâlemîne lâ havle velâ kuvvete illâ billâh-il aliyy-il azîmi Lâ ilâhe illallâhü hısnî, men kâle-hâ dehale hısnî, ve men dehale hısnî emine min azâbî. Sadaka rasûlullahi sallallahü teâlâ aleyhi ve selleme. (67)

 

 

Şifa ayetleri abdestili olarak yazılıp suya konup içilirse hastalıklara şifa olur.

“Şifâ âyetleri” şunlardır: Tevbe sûresi, ondördüncü âyetinin sonu, Yûnüs sûresi, elliyedinci âyetinin ortası, Nahl sûresi, altmışdokuzuncu âyetinin orta kısmı, İsrâ sûresi, seksenikinci âyetinin baş tarafı, Şü’ârâ sûresinin sekseninci âyeti, Fussilet sûresi, kırkdördüncü âyetinin orta yeridir. (66)

M. Masum hazretleri buyuruyor ki:

Ayet-i kerimenin, duânın tesir edebilmesi için, okuyan ve okunan kimsenin buna inanması ve okuyanın Ehl-i sünnet itikadında olması, Allahü teâlânın rızası için okuması, kul hakkından sakınması, haram yememesi ve karşılığında ücret istememesi şarttır.

Yolculukta okunacak duâ

 

Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

Evden çıkarken “Ayet-el kürsi”yi okuyan, eve dönünceye kadar belâlardan emin olur. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

“Evinden çıkarken “Bismillah, tevekkeltü alellah, La havle vela kuvvete illa billah” diyen, tehlikelerden korunur, şeytan ondan uzaklaşır.”

Besmele çekerek “Bismillahi mecraha ve mürsaha inne rabbi le gafururrahim” (Hud 41) ayet-i kerimesini okursa, (74) otobüs, tren, taksi gibi her vasıtaya binerken okuyanın kazadan, belâdan, boğulmaktan korunacağı da bildirilmiştir. Yine bir hadis-i şerifte, gemiye binince, Zümer suresinin 67. ayet-i kerimesini okuyanın boğulmaktan emin olacağı bildirilmiştir. (Kurtubi)

Yolculuğa çıkan iki rekat namaz kılmalı ve sadaka vermelidir! Zahid Ebül-Hasen-i Gazvi hazretleri, “Yolculuğa çıkarken, Liilafiyi okuyan, bütün kötülüklerden emin olur” buyurdu. 

TÜM İŞLER İÇİN OKUNACAK DUA

 

 

 

Tevbe, istiğfar duâlarının manası, yaptığımız bütün günahlara pişmanlık duyduğumuzu ifade etmemiz, bundan sonraki hayatımızda bir daha böyle günah ve kusurları işlemeyeceğimize Rabbimize söz vermemizdir.
Günah ve kusurlarına pişmanlık duyup, üzüntü ve elem hisseden mü’min, önce şu istiğfar duâsını huşû ve hudû ile okur:

“Estağfirullah. Estağfirullah. Estağfirullahe’l-azîm el-kerîm, ellezî lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyü’l-kayyûmü ve etûbü ileyhi, tevbete abdin zâlimin li-nefsihî, lâ yemlikü li-nefsihî mevten velâ hayâten velâ nüşûrâ. Ve es-elühü’t-tevbete ve’l-mağfirete ve’l-hidâyete lenâ, innehû, hüve’t-tevvâbü’r-rahîm.”
“Yâ Settere’l uyûb, Yâ gaffare’z-zünûb! Bu ana gelinceye kadar benim elimden, dilimden, gözümden, kulağımdan, ayağımdan ve elimden bilerek veya bilmeyerek meydana gelen bütün günah ve hatalarıma tevbe ettim, pişman oldum. Küfür, şirk, isyan, günah ve kusur her ne türlü hâl vaki oldu ise, cümlesine nadim oldum, pişmanlık duydum. Bir daha yapmamaya azm ü cezm ü kast ettim. Sen bu tevbemi kabul eyle. Nefsime uyup, şeytana tabi olup da aynı günah ve kusurları bir daha tekrar etmeme imkan verme, yâ Rabbi. Bir daha iman ve ikrar ediyorum ki, Peygamberlerin evveli Âdem Aleyhisselâm, ahiri ise Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm, bu ikisi arasında sayılarını bilemeyeceğim kadar çok Peygamber gelmiş, İlâhi kitapları tebliğ etmişlerdir. Bunların cümlesine inandım, iman ettim, hepsi de haktır ve gerçektir. Bütün peygamberlere, onlara gönderilmiş olan İlâhi kitaplara ve içindeki emirlere şeksiz ve şüphesiz iman ettim, dilimle ikrar, kalbimle tasdik ediyorum ve yine iman ve ikrar ediyorum ki en son kitap Kur’ân-ı Azimüşşân ve en son Peygamber de Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm’dır.”

“Amentü billâhi ve melâiketihî ve kütübihî ve Rusulihi ve’l-yevmi’l-âhiri ve bi’l-kaderi, hayrihî ve şerrihî minellâhi teâlâ ve’l-bâsü bade’l-mevt. Hakkun, eşhedü en lâ ilâhe illâllah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve Resûlüh.”

 

Rüya kötüye işaret olduğu yolunda kendisinde şüphe belirirse, hemen şu duayı okumalıdır:

“Allâhümme innâ neûzü bike min ameli’ş-şeytani ve seyyiâti’l-ahkâm.”

“Allah’ım, şeytanın şerrinden ve rüyanın kötüsünden sana sığınırız.”

İster hayra, ister şerre işaret olsun, korkutan rüyalardan sonra umumiyetle şu duâ okunmalı, Allah’a sığınmalıdır:

“Eûzü bi-kelimatillâhi’t-tâmmati min gadabihî ve şerri ibadihi ve min hemezati’ş-şeyâtîne ve en yahdurûn..”

“Allah’ıntam olan kelimeleri ile gazabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve şeytanların hazır bulunmasından Allah’a sığınırım.”

 

İmam-ı Â’zam Hazretlerinin gece gündüz dilinden düşürmediği rivayet edilen meşhur tesbih duası şöyledir:

“Subhâne’l-ebediyyi’l-ebed. Subhâne’l-vâhidi’l-ehad. Subhâne’l-ferdi’s-samed. Subhâne râfi’s-semâi bi-gayri amed. Subhâne men beseta’l-arda alâ mâin cemed. Subhâne men haleka’l-halka fe-ahsâhüm aded. Subhâne men kaseme’l-erzâka ve lem yense ehad. Subhânellezi lem yettehiz sâhibeten, vela veleden. Subhânellezi lem yelid ve lem yûled ve lem yeküllehû küfüven ehad. Subhâne men yerânî ve ya’rifü mekânî ve yerzukunî velâ yensânî… ”

“Ebed ve ebedî olan Allah’ı tesbih ederim. Bir ve tek olan Allah’ı tesbih ederim. Tek ve herşey kendisine muhtaç olan Allah’ı tesbih ederim. Semayı direksiz yükselten Allah’ı tesbih ederim. Yeryüzünü donmuş su üzerine yayan Allah’ı tesbih ederim. Mahlukatı yaratan ve onları çeşitlendiren Allah’ı tesbih ederim. Rızkı taksim eden, hiçbir canlıyı unutmayan Allah’ı tesbih ederim. Eş ve çocuk edinmeyen Allah’ı tesbih ederim. Doğurmamış, doğrulmamış ve hiçbir şey de kendisine denk olmayan Allah’ı tesbih ederim. Beni gören, yerimi bilen, beni rızıklandıran ve beni unutmayan Allah’ı tesbih ederim.”

 

Bizler sofraya oturunca, önce: “Bismillâhirrahmânirrahîm” der, sonra elimizi uzatırız. Şayet Besmele’yi baştan unutacak olursak, hatırımıza geldiği yerde, “Bismilâhi fî evvelihî ve âhîrihî” deriz. Yemeğe böyle zikirle başlayan mü’min, fikirle devam eder, hamd’le de bitirerek Peygamberimizin şu hamd duâsını da sonunda aynen okur:

“Elhamdü lillâhillezî et’amenâ ve sekânâ ve cealenâ müslimîn!..”

“Bizi yediren içiren ve bizi Müslümanlardan kılan Allah’a hamdolsun.”

 

 İmam-ı Suyûtî el-Câmi’u’s-sağîr’inde rivâyet eder ki:
Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
“Kim cum’a namazından sonra -konuşmadan ve kalkmadan- ihlâs sûresini, Felâk sûresini ve Nâs sûresini yedişer defa okursa Allah Teâlâ onu gelecek cum’aya kadar, zarar verici şeylerden muhafaza buyurur,” (18)

Her namazdan sonra:

Li-îlâfi Kureyş Sûresi sabah ve akşam veya beş vakit namazın akabinde en az onbir kerre okunmağa devam edilirse bi-iznillahi Teâlâ kişinin hayat tehlikesinden emin kalacağını İmam Rabbânî Mektûbat’ında haber veriyor.
 


(18) el-Câmiu’s-Sağir.

 

 

Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- namaz kıldıkları zaman sağ eliyle başlarını meshederler ve:

Kendisinden başka ilâh bulunmayan Allah’ın adıyle. Rahman ve Rahîm ancak O’dur. Benden üzüntüyü düşünceyi ve hüznü gider ey Rabbim!” (8) derlerdi.
“Farz namazı kıldığınız zaman, her bir farz namazdan sonra on defa:

deyiniz. Böyle diyene bir köle azâd etmiş gibi ecir yazılır.” (9) buyururlardı.


(8) Buharî, Deavat, 35, 40.
(9) Buhârî, Ezan, 155.

 

 

Yeni elbise insana gurur, kibir verir, günahkar bir ruh hali telkin eder. Böyle bir hisse kapılmamak için yeni elbiseyi giyerken duâ okunru, kibre, gurura kapılmamak için Allah’a iltica edilir, elbiseyi hayırlı yerlerde, hayırların ihyasında giymek için niyette bulunulur:

“Elhamdülillâhillezî kesâni mâ üvâriye bihi avretî ve etecemmelü bihi fî hayâtî.”

“Avret yerimi örtecek elbiseyi bana ihsan eden ve giyindiğimde beni güzelleştiren Rabbime hamd olsun.”

Elbise giyip çıkarırken “Bismillâhillezî lâ ilâhe illâ hüve” (Kendisinden başka hiç bir ibadet edilecek ilâh olmayan Allah’ın adıyla) demelidir. Bir insan elbiselerini giyip çıkarırken “Bismillâh” demesi manen bir perdedir. Odalarımızda bizimle beraber olan melekleri unutmayalım. “Bismillâh” gözle göremediğimiz manevi varlıklar olan meleklere ve cinlere perdedir.

 

 Ebû Mes’ûd el-Bedrî-radıyallahu anh-dan rivâyete göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-şöyle buyurmuşlardır:

“Her kim Bakara Sûresi’nin sonundaki iki âyet-i celîleyi (Âmene’r-Rasûlü) her gece okursa ona kifâyet eder.” (24)

 

Erken Kalkmak İçin

 Bir de her kim gece yatarken:

okuyup erkenden uyanmak niyetiyle yatar ise bi-iznillahi teâlâ dilediği saatde uyanır. Uyandığı zaman hemen kalkıp abdest alır, ibâdetine başlar.

Uykusu olmayan ve uyuyamamaktan dolayı muztarib olan kimse abdestli olarak yatağa yatarken:

deyip Muavvizeteyn sûrelerini okuyup yatmalıdır.
 

Buhâri’nin Berâ bin Âzib -radıyallahu anh-dan rivâyet etdiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuşlardır:

“Yatağa varmak istediğinde namaz için aldığın gibi bir abdest al, sonra sağ tarafın üzerine yat, sonra şöyle de;

“Ey Rabbim bütün varlığımı sana teslîm ettim, işimin tasarrufunu sana havale ettim, yönelişim sanadır, korkum da ancak sendendir, senin azâbından kaçıp sığınılacak ancak yine senin rahmetindir. İndirdiğin kitabına ve gönderdiğin resulüne îmân etdim ey Rabbim!” demektir. Bunları söyler de uyur, o gecede ölür isen fıtrat üzere ölmüş olursun. Uyumadan evvel bunlar son sözlerin olsun.”
 

Yine Buhârî’nin Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivayet etdiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:

“Sizden herhangi biriniz yatağına vardığı vakit libasının içine elini koyarak yatağının üzerini silkelesin, yani temizlesin çünkü o vakte kadar ne olduğunu bilmez; yani yatağında akrep ve sâir gibi ezâ verici şeyler bulunmuş olabilir. Sonra yatağına girince şöyle desin:

“Senin isminle ey Rabbim yanımı yere koydum. Yine senin yardımınla kaldırırım. Eğer ruhumu alıkorsan rahmet eyle, eğer tekrar verirsen onu sâlihleri muhafaza etdiğinle muhafaza eyle.” (28)
 

Yine Buhârî’nin Hüzeyfe -radıyallahu anh- dan rivâyet etdiğine göre, Hüzeyfe şöyle demiştir: “Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz yatağına vardığında şöyle derlerdi;

“Senin isminle ölür, Senin isminle dirilirim ya Allah!”‘ (29)

İbn-i Abbâs -radıyallahu ahn-dan mervîdir ki: Peygamberimiz şöyle buyurmuşlardır:

“Eğer bir kimse kendi haremine yaklaşırken besmeleden sonra,

‘Ya Rab beni şeytandan uzaklaşdır, şeytanı da bize in’âm ve ihsân buyurduğun şeyden uzaklaşdır” demiş olsa, sonra o zevceyn arasında evlâd takdîr olunursa o çocuğa ebediyyen şeytan zarar veremez. ” (30)

Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- gece bir tarafından diğer tarafına dönünce:

Derlerdi. (31

 

İSLAM VE DİN
 
FAYDALI LİNKLER
 
PEYGAMBERLER TARİHİ
 
www.dostyurdu.com

ein Bild

 
Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol